DR. GÜNEN: “TEDAVİNİN ETKİSİ SİZİN KATKINIZLA ARTAR”

Sadece İlaç mı Kullanıyorsunuz, Yoksa Hekiminizin Tüm Tavsiyelerine Uyuyor Musunuz?

Bir reçete iyileştirmez; uygulama, sabır ve işbirliği iyileştirir.

Hekime gittiğinizde elinize tutuşturulan bir reçeteyle mi çıkıyorsunuz? O reçeteye şöyle bir göz atıp, eczaneye gidip ilaçlarınızı alıp sonra… başka hiçbir şeyi dikkate almadan eski alışkanlıklarınıza mı dönüyorsunuz?

Eğer cevabınız “evet” ise yalnız değilsiniz. Ama bir uyarı: Sadece ilaçla iyileşme beklentisi, çoğu zaman eksik ve yüzeysel bir tedavidir.

Tıpta başarılı bir tedavi süreci; hekimin bilgisiyle hastanın uyumu, hekimin önerisiyle hastanın davranışı arasında kurulan bir işbirliğine dayanır. Peki siz bu işbirliğinin neresindesiniz?

İlaç Sadece Bir Parçadır, Bütün Değil

Elbette ilaçlar önemlidir. • Ağrıyı azaltır, • Enflamasyonu kontrol altına alır, • Hastalığın seyrini değiştirebilir.

Ama özellikle ortopedik hastalıklarda, sadece ilaç kullanarak iyileşmeyi beklemek, bir elinizle cam silmeye çalışırken diğer elinizle camı kirletmeye devam etmek gibidir.
Yani bir taraf tedavi ederken, diğer taraf bozmaya devam eder.

Hekim Ne Öneriyor, Siz Ne Yapıyorsunuz?

Hekiminiz size bel fıtığı için sadece ağrı kesici değil, şu önerilerde de bulunmuş olabilir: • Günlük egzersizlerinizi yapın. • Oturma sürenizi sınırlayın. • Belinizi koruyacak şekilde yük kaldırın. • Fazla kilonuz varsa verin. Ama siz sadece tableti yutuyorsanız, diğer önerileri “benlik değil” diye geçiştiriyorsanız, sorun ilaçta değil, tedaviye yaklaşımınızdadır.

Tedavi Birlikte Yürütülen Bir Süreçtir

Bir hekimin size verebileceği en önemli şey “doğru bilgi ve yol haritasıdır”.
Ama bu haritada yürüyecek olan sizsiniz.

• Fizik tedavi önerildiyse, seanslara düzenli gitmelisiniz. • Egzersiz reçete edildiyse, evde aksatmadan uygulamalısınız. • Beslenme düzeni tavsiye edildiyse, sofrada değişiklik yapmalısınız.
Unutmayın, reçete edilen şey sadece ilaç değildir, davranış değişikliği de tedavinin temelidir.

Neden Sadece İlaçla Yetinmek Risklidir?

1. Semptomlar baskılanır ama neden ortadan kalkmaz.
Örneğin dizinizde kireçlenme varsa, ağrı kesici sizi geçici rahatlatır ama hareketsizliğe devam ederseniz hastalık ilerler.
2. Yanlış güven hissi oluşturur.
İlaç işe yarıyor diye diğer tavsiyelere uymamak, süreci geciktirir ve kronikleştirir.
3. Gereksiz ilaç yüklenmesi olur.
Yaşam tarzı düzenlenmediği için sürekli ilaç kullanılır; bu da mide, karaciğer gibi başka sistemleri etkiler.
Hekiminizi Dinlemek, Sadece İlaç Almak Değildir

Hekiminizin önerileri arasında belki şu cümleler vardır:• “Hareketsiz yaşamı bırak.” • “Duruşuna dikkat et.” • “Sigara kemik iyileşmesini geciktirir, bırakmalısın.” • “Kilona dikkat etmezsen bu diz seni daha çok yorar.”

Bunları ilaç gibi görmüyorsanız, bir daha düşünün. Çünkü bunlar da en az reçeteye yazılan ilaç kadar iyileştirici güce sahiptir.

Sonuç: Tedavinin Etkisi Sizin Katkınızla Artar

Bir doktorun size vereceği en güçlü ilaç, sadece ilaç değildir. O, aynı zamanda bir rehberdir, yol göstericidir, süreci planlayandır. Ama uygulayıcı sizsiniz.

Sağlığınıza kavuşmak istiyorsanız, ilacı içmekle kalmayın. Söylenenleri duyun, önerilenleri uygulayın, sürece dahil olun. Çünkü iyileşmek; doktorun reçetesiyle değil, hastanın katkısıyla mümkün olur.

Ve unutmayın: İyileşmenin ilacı bazen sadece bir hap değil, bir kararlılıktır. Siz ne kadar uygularsanız, tedavi o kadar işler.