.
Ekim ayı belediye meclis toplantısında Milletvekili Ünal Demirtaş’a ve birkaç gazeteciye en hafif tabirle “kabaca laf” eden Başkan Posbyık’ın söylediklerini bir önceki köşe yazımda değerlendirdim.
Bu yazıya sosyal medya üzerinden olduğu kadar, çok sayıda da “özelden yorum” aldım. Sadece yorum diyebiliyorum siz varın anlayın gayri!..
Hepsine sonsuz saygılarımı, sevgilerimi sunuyor ve tarafıma gelen ve virgülüne bile dokunmadığımşu “bilge mesaj” ile meclisteki polemik konusunu kapatıyorum:
“Koskoca belediye başkanının (!) kaba, yakışıksız, yersiz, saldırgan diline ve tutumuna karşılık yalnızca bir gazeteci olarak çizgini bozmadan, kendi nükteli, ince dokundurmayı seven dilinle ve adabını yitirmeden yanıt vermiş, üstelik duruma öznel bir açıdan değil kamuoyunu da katarak bakmışsın. Aslında yereyim derken yüceltmiş seni, ya da her kimi kastettiyse :)”
Eyvallah!..
Meclisteki polemik konusunu kapattım ancak Posbıyık, şehrimizin seçilmiş belediye başkanı ve icraatları yapmak için yetkili ve sorumlu. Dolayısı ile konuştukları, yaptıkları gazeteci olarak ilgimizi her zaman çeker.
Bu bağlamda Erdemir’e ve önceki dönem Belediye Başkanı Hüseyin Uysal’a meclis kürsüsünden yönelttiği iddiaları gazetemizin manşetinde derleyerek muhataplarına soru olarak yönelttik. Cevaplarını beklemek, almak için çabalamak ve onların da karşı iddiaları varsa kamuoyu ile paylaşmak boynumuzun borcudur.
Örneğin belediyede 400 kişi fazladan çalışan olması, büyük miktarlarda gereksiz satın alım ve borçlanma yapılması, mahkemelerde savunma yapılmaması çok ciddi iddialardır ve sorgulanmaya muhtaçtır. Erdemir’e yönelik (şu an bilimsel dayanaklardan yoksun) cürufla, dumanla zehirleme iddiaları da yine tüm ciddiyeti ile dikkatimizi çekmektedir.
Gerçi MÜSİAD Ereğli Şube Başkanı Abdulkadir Çınar, şehirle ilgili “üniversite kampüsü, kent meydanı, trafik kaosu gibi” konuları derleyip Dost Meclisine davet ettiği Posbıyık’a kibarca soru olarak yöneltmiş (nedense Ereğli TSO’dan böyle güncel konularda çıt yok!)ama, cevaplarda somut ve yeni bir şey yine yok.
Zira servis edilen habere göre; Posbıyık, burada da bilinen Erdemir ve Uysal yakınmalarını tekrarlamış! Planlanan faaliyetlerle ilgili de özetle; Piramit Kafe’nin yanına bir yere cami yapılacağını, iskelelerden oluşan bir marina yat limanı yapmak istediğini, Göztepe Seyir Terası için hala izin alınamadığını, yeni bir liman için ne gerekiyorsa yapacağını, turizm potansiyelini değerlendirmek istediğini, trafik çözümü için İTÜ ile anlaşıldığını söylemiş.
CHP’li olduğunu dikkat çekici bir şekilde ağzına almayan ve konuşmalarında sık sık Ak Parti İlçe Başkanı Fatih Çakır’ı referans gösteren Başkan, Üniversite konusunda da, kendi tabiri ile “oyunbozanlık yapmamak için”detay vermemiş ve “…benim imar departmanım tamamen bu projelerle uğraşıyor. Hem büyük kampüs alanı hem de fakülteler konusunda çalışıyoruz.” demiş.
Sayın Başkan Posbıyık aynı toplantıda “Arkamızda sadece hoş bir sada bırakmak istiyorum.” diyor ama son dönemlerde yine kavga dilini kullanmaya başladığına göre, ben de diyorum ki“nereye gidiyor/götürülüyor böyle?”
Posbıyık ortaya bağırmak yerine, gruplar halinde toplasa eli kalem tutanları, STK Temsilcilerini ve hatta davet etse milletvekillerini “arkadaşlar Erdemir’le ilgili ve önceki dönemle ilgili konular şunlar. Bu konuda Ereğli çıkarları doğrultusunda kamuoyu oluşturmamız için samimi desteğinize ihtiyacım var.” dese. Hangimiz gönüllü lobi elçisi olmayız ki?
Maksat üzüm yemekse eğer, hala geç kalınmadı derim.
1237 Kez Görüntülendi.BENZER HABERLER