CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, TBMM’de verdiği soru önergesinde Coronavirüsün Zonguldak’ta çok riskli boyuta geldiğini ve acilen sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi gerektiğini söyledi.
CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemi ile verdiği soru önergesinde coronavirüsün Zonguldak’ta çok riskli boyuta geldiğini ve acilen sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi gerektiğini söyledi.
Konuyu meclis gündemine taşıyan CHP’li Demirtaş; “Zonguldak’ta hastaneler daha şimdiden doldu. Sağlık personeli ve kişisel koruyucu ekipman eksik, 25 sağlık çalışanı enfekte olmuş durumda. Zonguldak, riski yüksek olan kent. Acilen sokağa çıkma yasağı ilan edilmezse çok vahim sonuçları olabilir.” dedi.
Ünal Demirtaş, önergelerinde şunları ifade etti;
“RESMİ AÇIKLAMALAR GERÇEĞİ YANSITMIYOR ŞÜPHESİ!
Maalesef güzel kentimiz Zonguldak, en çok coronavirüs vakasının ve ölümün görüldüğü iller arasındadır. Bu gün itibarıyla resmi açıklamalara göre Zonguldak’ta vaka sayısı 197, ölüm sayısı ise 12’dir. Ancak Zonguldak’taki coronavirüslü vaka sayısı ile hayatını kaybeden kişi sayısına ilişkin yapılan resmi açıklamaların ise gerçeği yansıtmadığı şüphesi günden güne artmaktadır.
KRONİK AKCİĞER HASTALIKLARI YOĞUN!
Zonguldak, diğer illere göre coronavirüs vakaları açısından çok daha fazla olumsuz faktörün birarada olduğu, yüksek risk taşıyan bir kenttir. Öncelikle Zonguldak nüfus yapısı açısından emeklilerin yoğunluklu olarak yaşadığı bir kenttir. Yani Zonguldak’taki nüfusun büyük çoğunluğu coronavirüs açısından riskli olarak tanımlanan 60 yaşın üzerindeki gruptan oluşmaktadır. Bir diğer önemli nokta ise Zonguldak’ın madenci kenti olmasıdır. Ekonomisi madenciliğe dayanan Zonguldak’ta, 60 binin üzerinde maden emeklisi ve Türkiye Taş Kömürleri Kurumu ve özel maden ocakları ile birlikte 10 binin üzerinde maden işçisi olan bir kenttir. Maden işçisi emeklileri ve maden işçileri de, coranavirüsü açısından en yüksek riskli gruplardandır. Madencilerde özellikle üst solunum yolları hastalıkları çok yoğun olarak görülmektedir. Madencilerin çoğunluğunda meslek hastalığı olan pnömokonyoz, kronik akciğer hastalığı (KOAH) ve astım hastalığı gibi akciğer rahatsızlıkları çok fazla görülmektedir. Ayrıca Zonguldak’ta termik santraller ve sanayi tesisleri nedeniyle yoğun bir hava kirliliği yaşanmaktadır. Hava kirliliği nedeniyle Zonguldak’ta başta akciğer kanseri vakaları olmak üzere birçok kanser vakası diğer illere göre daha yüksek oranda görülmektedir. Bu sebeplerle yüksek risk taşıyan ilimiz Zonguldak, coronavrüsünün ölümcül etkilerinin en yüksek oranda görülme ihtimali olan illerin başında gelmektedir.
ÖNLEMLER YETERSİZ VE ETKİSİZ KALIYOR!
Zonguldak’ın demografik ve sosyolojik olarak barındırdığı bu yüksek riskli tabloya rağmen coronavirüs sürecinin başından itibaren alınan önlemler yeterli ve etkin düzeyde alınamamıştır. Özellikle umreden gelen hastalık taşıma riski barındıran 240 civarında vatandaşımızın, kontrolsüz şekilde, hiçbir tedbir alınmadan tüm ilçelerde sosyal hayata karışmalarına izin verilmiştir. Zonguldak yoğun olarak göç vermesi nedeniyle Zonguldak’ın dışındaki illerde bulunan vatandaşlarımız ve başka illerde bulunan öğrencilerimiz süreç başladıktan sonra kentimize geri geldiklerinde de özellikle salgının ilk başlarında hiçbir izolasyona tabi tutulmadan sosyal hayata karışmışlardır. Bir diğer önemli etken ise limana ro-ro tarzı yurtdışı gemilerin yanaşmasıdır. Herhangi bir kontrol olmaksızın yanaşan, belli bir süre kentimizde kalan bu gemiler de coronavirüs vakalarının Zonguldak’ta artmasında ayrı bir etken olmuştur. Ayrıca yurtdışından gelen vatandaşlarımız yine hiçbir tedbir alınmadan sosyal hayata karışmışlardır. Özellikle test kitlerinin ülkemize geç gelmesi ve doğal olarak Zonguldak’a da geç gelmesi ve test yapılan vatandaş sayısının çok az olması da coronavirüs vakalarının hızlı şekilde artmasında başka bir etken olmuştur. Türkiye genelinde olduğu gibi Zonguldak’ta da vatandaşlara iyi niyetle “evde kalmaları” yönünde tavsiyelerde bulunulmuştur. Ancak çalışmak zorunda olan pek çok vatandaşımız, zorunluluktan çalışmaya devam etmiştir. Sosyal izolasyon ve hijyen kurallarına yeterince uyulmamıştır. Bu sebeplerle valilik, kaymakamlıklar, belediyeler ve diğer kamu kurumları tarafından iyi niyetle alınan önlemler son derece yetersiz ve etkisiz kalmıştır. Bütün bunlar virüsün Zonguldak içinde dolaşımını ve yayılmasını arttıran önemli unsurlar olarak karşımıza çıkmıştır. Sonuç olarak Zonguldak’ta coronavirüs diğer illere göre çok daha hızlı bir şekilde yayılmış, vaka ve ölüm sayısı hızlı bir şekilde artmıştır. Bu sebeplerle Zonguldak şu anda coronavirüs nedeniyle yüksek risk taşıyan illerin başında gelmektedir.
YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ VE YATAK KAPASİTESİ DÜŞÜK!
Zonguldak, hastaneler ve sağlık kurumları açısından da coronavirüs çıkmadan önce de yoğun bakım ünitesi, yatak kapasitesi, başta uzman doktor olmak üzere sağlık personeli açısından çok önemli eksiklikleri olan bir ilimiz idi. Vaka sayısının önemli bir artış gösterdiği, ancak henüz en üst düzeye ulaşmadığı şu günlerde bile coronavirüs mücadelesi için tespit edilen Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi’nde yataklı servisler ile yoğun bakım ünitelerinin tamamının dolduğu, coronavirüs şikayeti olanların Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne yönlendirildiği ifade edilmektedir. Hastanelerdeki fiziksel ve ekipman yetersizliğinin yanı sıra sağlık çalışanı sayısında da Zonguldak’ta çok büyük bir sıkıntı yaşanmaktadır. Var olan sağlık personelinin yeterli miktarda kişisel koruyucu ekipmanı bulunmamaktadır. Sağlık kurumlarında sekreter, hasta bakıcı, temizlik görevlisi gibi çalışanlara kişisel koruyucu ekipman şu ana kadar hiç verilmediği veya çok yetersiz verildiği iddia edilmektedir. Pek çok sağlık çalışanı hem kendisini ve ailesini hem de gelen hastaları riske sokabilecek koşullarda çalışmaktadır. Nitekim şu ana kadar 25’in üzerinde sağlık çalışanı coronavirüsüne yakalanarak enfekte olmuştur. Sayıca yetersiz personelle canla başla çalışan, çok büyük fedakarlıklar yapan doktordan, temizlik işçisine, hemşireden sekreterine kadar tüm sağlık çalışanlarına, her şeyden önce maske, eldiven, dezenfektan, tulum vs. gibi kişisel koruyucu ekipmanların yeterli düzeyde verilmesi gerekmektedir. Ayrıca sağlık personeline de sık periyotlarla test yapılması gerekmektedir. Hem şu aşamada dahi sağlık personelinin yetersiz olması, hem de önümüzdeki günlerde coranavirüsüne bağlı vaka sayısında büyük artışlar beklenmesi nedeniyle diğer illerden acil olarak geçici Zonguldak’taki hastanelere personel takviyesi yapılması gerekmektedir.
ZONGULDAK EVDE TUTULMALI
Ülkemizdeki coronavirüse bağlı vaka ve ölüm sayısı göz önünde tutularak, hastalığın ulaştığı aşama itibarıyla tüm Türkiye’de ivedilikle sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi gerekmektedir. Hastalık artık “evde kal” aşamasından çıkmış “evde tut” aşamasına geçmiştir. Ancak her ne kadar, tüm Türkiye’de ekonomik gerekçeler ile veya başka gerekçeler ile sokağa çıkma yasağı ilan edilemiyorsa da; ilimizde hızla artan vaka ve ölüm sayısına bağlı olarak hastalığın geldiği bu günkü aşama, Zonguldak’a özel koşullar olması, hastalığın diğer illere göre daha yüksek risk taşıması ve bu durumun ilerde ortaya çıkabilecek daha ölümcül olaylara yol açabilme potansiyelinin olması gibi nedenler göz önünde tutarak Zonguldak’ta ivedilikle sokağa çıkma yasağı ilan edilmelidir. Zonguldak’ta sokağa çıkma yasağının ilan edilmemesi halinde ise, “görünmez katil” corona virüsüne bağlı İtalya ve İspanya örneklerinde olduğu gibi vahim tabloların yaşanması kaçınılmazdır.
ÇALIŞANLARA DEVLET SAHİP ÇIKMALI!
Elbette sokağa çıkma yasağı ilan edildikten sonra da başta çalışanlar olmak üzere, çalışan veya çalışmayan tüm vatandaşlarımızın geçimlerinin sağlanması için salgın tehlikesi geçinceye kadar devletimizin asgari ücret düzeyinde destek olması gerekmektedir. Ayrıca tüm vatandaşlarımızın doğalgaz, elektrik, su, kira vs. gibi zorunlu ödemelerinin salgın tehlikesi geçinceye kadar ertelenmesi gerekmektedir. Yine esnafımızın kredi, çek, senet, vergi, SGK primi gibi ödemelerinin salgın tehlikesi geçinceye kadar ertelenmesi gerekmektedir. Büyük devletler zor günlerde belli olur. Devlet babalığını zor günlerde mağdur vatandaşının yanında durarak gösterir. Bu nedenle tüm vatandaşlarımızın mağduriyeti giderilmelidir.
SAHRA HASTANESİ KURULACAK MI?
CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş önergesinde şu soruların yanıtlanmasını istedi;
3) Hastalığın geldiği aşama itibarıyla tüm Türkiye’de sokağa çıkma yasağı ilan edecek misiniz? Eğer tüm Türkiye’de sokağa çıkma yasağı ilan etmeyecekseniz, ilimizde hızla artan vaka ve ölüm sayısına bağlı olarak hastalığın geldiği bugünkü aşama, Zonguldak’a özel koşullar olması, hastalığın diğer illere göre daha yüksek risk taşıması ve bu durumun ilerde ortaya çıkabilecek daha ölümcül olaylara yol açabilme riskinin yüksek olması gibi nedenler göz önünde tutarak Zonguldak’ta ivedilikle sokağa çıkma yasağı ilan edecek misiniz?
4) Eğer Zonguldak’ta bu aşamada sokağa çıkma yasağı ilan etmeyecekseniz, ilerde vahim olayların yaşanmasından kim sorumlu olacaktır?
5) Zonguldak’ta mevcut hastane ve sağlık kuruluşlarının yoğun bakım üniteleri ve yatak kapasitesi ne kadardır? Bu kapasite coronavirüsü hastalığına bağlı vaka sayısının geldiği aşama itibarıyla yeterli midir? Zonguldak’ta vaka sayısının artması halinde yoğun bakım kapasitesini artırmak için ne gibi önlemler almayı düşünüyorsunuz? Önümüzdeki günlerde Zonguldak’ta ki vakalarda artışlar olması halinde sahra hastaneleri kurulması vs. gibi tedbirleri almayı düşünmekte misiniz?
6) Maalesef Zonguldak’ta görev yapan sağlık çalışanlarının sayısı normal zamanlarda da çok yetersiz iken, bugün itibarıyla 25’in üzerinde sağlık çalışanı da corana virüsüne yakalanması nedeniyle sağlık hizmetlerinde büyük aksamalar yaşanmaktadır. Ayrıca önümüzdeki günlerde de coranavirüsüne yakalanan hasta sayısında da artış yaşanacağı beklendiğinden, diğer illerden salgın tehlikesi geçinceye kadar Zonguldak’a ilave sağlık çalışanı görevlendirilmesi planlanmakta mıdır?
7) Zonguldak’ta Coranvirüsü ile mücadele eden sağlık personeline hastalığın başladığı günden itibaren ne kadar maske, eldiven, dezenfektan, tulum vs. gibi kişisel koruyucu ekipmanlar verilmiştir? Bu sayılar sizce yeterli midir?
8) Zonguldak’ta hastanelerde ve sağlık kurumlarında sekreter, hasta bakıcı, temizlik görevlisi gibi çalışanlara da maske, eldiven, dezenfektan, tulum vs. gibi kişisel koruyucu ekipmanlarının verilmediği veya yetersiz düzeyde verildiği iddiaları doğru mudur? Eğer doğru ise bunun sebebi nedir? Bundan sonra bu ekipmanların sağlık çalışanlarına yeterli sayıda vermeyi düşünüyor musunuz?
9) Zonguldak’ta günlük test sayısını artırmayı ve sağlık çalışanlarına periyodik ve sık olarak test yapılmasını düşünüyor musunuz?
775 Kez Görüntülendi. Etiketler: koronavirüsle mücadele » ünal demirtaşBENZER HABERLER