Cumhuriyet’in kuruluş sürecinin özetlendiği ve eleştiriler ile özeleştirilerin yer aldığı deklarasyonun son bölümünde şu ifadeler yer aldı :
100 YILIN SONUNDA DURUMUMUZ
“Tam bağımsız, ekonomide, sanayide, tarımda kendine yeten bir ülke, bölgesindeki ülkelerle paktlar kurup, antlaşmalar yapan, barış içinde yaşayan, milletin ve coğrafyamızdaki halkların refahı ve mutluluğu için var olan bir ülke hedeflendi, özellikle ilk on beş yirmi yılda mucizevi başarılar elde edildi.
Atatürk ve cumhuriyetimizin kurucu kadrosunun amacı ülkenin temel ihtiyacı olan bilinçli, eğitimli bireyi yaratmaktı. Eğitime, sanata, kültüre büyük önem verildi. Köylüleri hakkını bilen, savunan, dayanışma içinde olan iyi bir çiftçi yapmak için gayret edildi. Ülkenin lokomotifi görülen bu kesim için Atatürk “Köylü milletin efendisidir.” dedi. Toprak reformu, yazı devrimi, halk evleri, halk odaları, köy enstitüleri ile tarikat, ağa, tüccar üçgeninden alıp birlikler, kooperatifler, ziraatçılar, öğretmenler ile çağdaş bir yapıya kavuşturmak için önemli adımlar atıldı.
Atatürk’ün vefatının ardından yaşanan 2. Dünya Savaşı dünyada iki kutuplu siyasi ve ekonomik bir yapı oluşturdu. Cumhuriyetin yarattığı dönüşümden zarar gören ve gücü azalan kesimler çok partili sistemin sağladığı imkânları da suistimal edip, ulusal ve uluslararası sermaye ve siyasi ilişkilerle cumhuriyetimizi tam bağımsızlık hedefinden saptırdı. Türk halkının aydınlanma, değişim ve gelişme sürecine engel olacak adımlar atıldı. Büyük bir hızla değişen ve gelişen teknoloji ve üretim sistemleri, verimlilikteki artışlar sanayide, ekonomide, sağlıkta, eğitimde gelişmeler sağlamış olsa da cumhuriyetimizin gelişme hızı yavaşladı, yönü değişime uğradı. 100. yılı tamamlarken cumhuriyetimizi kuruluş ilkelerinden uzaklaştıran, çağdaş, laik yapısını sekteye uğratan, hak ve özgürlükleri kısıtlayan kritik olguları şöyle ifade edebiliriz:
Köy enstitülerinin kapatılması, toprak reformunun sonlandırılması, kapatılan tarikat, tekke vb. isimler altındaki dinî yapılanmaların anayasaya aykırı olan millî eğitim sistemine ve devlet kurumlarına nüfus etmesi, cumhuriyetin kuruluş dönemlerinde kurulan tekstil, demir çelik, şeker, kâğıt vb. fabrikaların, bankaların, enstitü ve araştırma kurumlarının özelleştirilme adı altında satılması veya kapatılması, ülke topraklarının, madenlerinin, limanlarının, vatandaşlık hakkının yabancılara satılması, barış içinde olduğumuz komşu ülkelerle ağır sorunlar yaşayıp büyük bir göç dalgasına maruz kalmamız, ormanlarımızın, nehirlerimizin, denizlerimizin madenler, sanayi ve betonlaşma ile kontrolsüzce tahribata uğraması, kendine yeten ülke konumundan ithalata dayanan sanayi ve tüketim yapısının oluşması, Türk parasının değerinin korunamayıp sürekli değer kaybetmesi, denk bütçe anlayışının değişip iç ve dış borçları günden güne artan ekonomik bağımsızlığı tehlike altında olan bir duruma gelmemiz, iyi yetişmiş insanlarımızın kaçtığı bir ülke hâline gelmemiz, hayat pahalılığı ve vergilerin yüksekliğinin emeği ile geçinen çiftçi, işçi, memur, emeklilerin refahını hızla düşürmesi, gelir dağılımında büyük bir adaletsizlik yaşanması, yargı, eğitim, sağlık, siyasi kurumlara olan güvenin yıpranması… Bunların sonucunda eğitim, özgürlükler, kadın cinayetleri, refah, yolsuzluk, uyuşturucu kullanımı, enflasyon oranları vb. konularda uluslararası değerlendirme kuruluşlarının sıralamalarında en kötü olan ülkeler arasına düşmemiz.
Bu tablonun sonucunda da toplum içindeki anlaşmazlıkların, gerilimlerin, kutuplaşmanın arttığı, geleceğe olan güvenin azaldığı, devlet yönetime olan bağlılığın zedelediğini ifade etmek gerekir.
Kabul etmemiz gerekir ki kurucularından devraldığımız Türkiye Cumhuriyeti emanetini, hakkıyla koruyamadık. Cumhuriyetimizin 100. yılında Atatürk’ün ülkemiz için ”muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak” hedefini gerçekleştiremedik, ne yazık ki hedefimizin çok gerilerinde kaldık.
GELECEK 100 YIL İÇİN DÜŞÜNCELERİMİZ
100 yıl önce çok daha zor koşullarda ülkemizi işgal eden dünyanın en güçlü devletlerine karşı büyük bir zafer kazanıp Türkiye Cumhuriyeti’ni kurduk. Cumhuriyetimiz bir devrimdir. Mucizevi bir dönüşüm, aydınlanma, gelişme yaratmıştır. Özellikle ilk on beş yirmi yılda gerçekleşen büyük değişimdeki gerçekleşenleri örnek alarak, geçen 100 yıldaki doğrular ve yanlışlardan dersler çıkararak ikinci 100 yılda çok daha iyi bir dönüşüm ve gelişme yaratabiliriz. Buna gönülden inanmak, başlangıç olacaktır.
Cumhuriyetimizin ikinci 100 yılı için vakit kaybetmeden bu inancın etrafında bütünleşerek yeniden büyük bir dönüşüm için yola çıkmalıyız. Milletimizin refah içinde yaşayacağı hakça bir paylaşımın sağlandığı, evrensel hukuk kurallarına dayanan bir yargı sisteminin bulunduğu, eğitimde, sağlıkta, sanatta, bilimde, teknolojide, sanayileşmede, çevrenin ve ekolojik dengenin korunmasında dünyanın en önde olan ülkelerinden biri olmayı dayanışma ve çok çalışma ile başarabiliriz.
Bizler, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Nutuk’ta “Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.” diye başlayıp “Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur.” diyerek bitirdiği Gençliğe Hitabesi’ni dikkate alarak Türkiye Cumhuriyeti’ni ilelebet korumaya, tam bağımsız, laik, sosyal, hukuk devleti yapısı içinde muasır devletler seviyesine ulaşması için mücadele etmeye kararlıyız.
Bu düşünce, inanç ve kararlılıkla cumhuriyetimizin 100. yıl dönümünü kutluyor, daha güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti, yeni ve daha iyi bir gelecek için halkımızı mücadeleye davet ediyoruz.
Bu deklarasyonun hazırlanmasına gönderdikleri yazılarla destek veren Cengiz Öksüz ve Fuat Ekmekçioğlu öğretmenlerimize çok teşekkür ederiz.”
100.Yıl Dönümü Deklarasyonuna Katılan Demokratik Kitle Örgütleri
1- | Atatürkçü Düşünce Derneği Kdz. Ereğli Şubesi |
2- | Alevi Kültür Dernekleri Kdz. Ereğli Şubesi |
3- | Bisikletliler Derneği Kdz. Ereğli Temsilciliği |
4- | Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Kdz. Ereğli Şubesi |
5- | Eğitim İş Kdz. Ereğli Temsilciliği |
6- | Eğitim Sen Kdz. Ereğli Temsilciliği |
7- | Kdz. Ereğli Çevre Platformu (KERÇEP) |
8- | Kdz. Ereğli Doğa Tarih ve Kültürünü Yaşatma Derneği |
9- | Kdz. Ereğli Lisesi Mezunları Derneği |
10- | Kdz. Ereğli Sanat Kurumu |
11- | Türkiye Gazetecileri Cemiyeti Kdz. Ereğli Temsilciliği |
BENZER HABERLER