logo

KÖYE DÖNÜŞE KATILIYOR, SAHİLE CAMİYE KATILMIYORUM!

Doğan GÖNÜLLÜ

Doğan GÖNÜLLÜ
haber@haberhayat.net
KÖYE DÖNÜŞE KATILIYOR, SAHİLE CAMİYE KATILMIYORUM!

Bunaltıcı yaz sıcakları devam ederken, insanlığın var oluşundan beri çözümü bulunamayan soru olan “Nasıl daha mutlu oluruz?” sorusuna yaşadığımız/ yaş aldığımız Kdz. Ereğli çapında katılım durumumu not düşmek istedim.   

Yok, hayır! Yukarıdaki büyük sorunun cevabını bulma iddiamız olamaz. Bizimkisi olsa olsa akıl yürütme veya değerlendirme yapmak olabilir. 

Zira “o” soru(n) beraberinde “neyi arıyoruz, neden mutsuzuz, ihtiyaç duyduğumuz değişimi kimlerle ve nasıl yapabiliriz?…” gibi soruları ve cevap aramaları da beraberinde getirir ki çık işin içinden çıkabilirsen.

Hem sonra,  bizler sık sık yazıyoruz/soruyoruz da ne oluyor Allah aşkına:

“Kampüsün bir türlü yapılamaması, hükümet binası dahil kamu binalarının eksikliği, Ereğli Devrek karayolu, sektörel çeşitliliğin sağlanamaması, yerli kömürün çıkarılamaması, trafik çıkmazı… turizm, tarım ve denizcilik sektörlerinin potansiyelinin değerlendirilememesi….”

Aslında yapmak, yazmak kadar kolay değilse de hiç de zor değil! Her sorunun başında ve sonunda iktisat ve siyaset sanatı vardır, adaletli, liyakatli yönetim anlayışı (Nizamimülk’ün siyasetname’sinin özeti gibi oldu) vardır. 

Sınırlı kaynakları, sınırsız sayılabilecek ihtiyaçlara adilce bölüştürecek olan güç ilahi değil insanidir. İlahi olan güç, doğayı yaratmış ve insana en değerli şey olarak “özgür iradeyi” vermiştir. Bu anlamda kimi insanlar, yetki ve sorumlulukları, özgür iradeleri dahilinde bulundukları etki çevresinde sorunlara çözümler üretebiliyorlar.

Özellikle Ereğli dışından ve yakın çevreden  örnekler verip tezimi güçlendirmek istiyorum:

  • Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü. Düzce’yi adeta uçuruyor. Sanayi, turizm lojistik ve tarım sektörlerine dokunarak merkezi hükümetten de gerekli destekleri alıyor ve şehrine katıyor. Ben de Sayın Özlü’nün yaptıklarına katılıyorum….
  • Zonguldak TSO Başkanı Metin Demir. Yetki ve sorumluluğu dahlindeki konulara o kadar vakıf ki, kolektif akla o kadar değer veriyor ve risk alıp değişime o kadar inanıyor ki cüretkar girişimleri ile dosta güven, rakiplere korku veriyor ki; ben Sayın Demir’e de katılıyorum.

Son dönemde Gazetemizde yer alan haberlerden esinlenerek bazı projeleri de örneklemek istiyorum:

  • Ereğli Hasbeyler Köyü’nde geçtiğimiz yıl Kdz. Ereğli Kaymakamlığı, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Hasbeyler Köyü muhtarlığı “Köye dönüş Projes ile tarım ve hayvancılıkla köye dönüş sağlanmasına katılıyorum.
  • Kullanılmayan köy okullarının “Köy Yaşam Merkezi”haline getirilmesine katılıyorum. Teorik planda kalmayıp fonksiyonel fayda sağlayacağını umut ettiğim projenin geliştirilebileceğini düşüyorum.
  • Eski DDY binasının ve alanının Fiziksel Engelliler faydasına  eğitime kazandırılması projesine ve bu binanın öncelikle yıkılmadan, güçlendirilerek/restore edilerek endüstriyel mirasımız faslından korunmasına katılıyorum. Tarafların gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyorum.
  • Ereğli belediyesinin ATA TOHUMU projesine, Oyak-Erdemir’in “Osmanlı Çileğinin Üretimini Destekleme” projesine katılıyorum. 

Örnekler çoğaltılacaktır…

  • Katılmadığım bir proje ile sonlandıralım. Şu sıralar iktidarın bastırdığı, öncelerde Belediye Başkanı Halil Posbıyık açıkladığında da katılmadığımı açıkladığım bir proje: “Sahile Cami”

Kdz. Ereğli sahiline denizi doldurarak cami yapmak fikrine; başta İslam felsefesi olmak üzere, iktisat, adalet, liyakat, vicdan ve şehir sürekliliği ilkeleri ile bağdaşmadığı gerekçesi ile katılmıyorum.

Tekrar ediyorum: Sahilin cazibesinden/popülaritesinden(-ki bunu da Sayın Posbıyık sağlamıştır, Ak Parti’ye ne dese hakkıdır.) faydalanarak camiyi bile sahile yapmak üretkenlik değil, savurganlık… inançlılık değil, tembellik… camiye gitmek değil, camiyi ayağına getirtmektir…

Şehir hakkı için vesselam!

Paylaşın:
Etiketler: » » » » » »
949 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • “SÖZ, GÖZE SÖYLENİR”

    26 Haziran 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Söz Ustası, Liderlik Eğitmeni Yaşar Ateşsoy, “Etik Gazetecilik” konulu toplantıda muhatabın anladığı dilden konuşulması gerektiğini ifade ederken “Söz, göze söylenir” derdi. Toplantının ana konusu olan mentörlükle ilgili ise “Dinlemek anlamak amaçlı olmalı, cevap vermek amaçlı değil” sözleri ile bir çırpıda ne çok şey söylemişti aslında. Tıpkı espriyle karışık, "Ağlaşmayın yahu, ne güzel ‘AĞ’ laşıyoruz işte" dediğinde olduğu gibi..! Sahi "söz" için demişti Koca Yunus : "Söz ola kese savaşı söz ola bitüre başı... Söz ola agulu aşı balı...
  • KDZ EREĞLİSİ İLÇE İDARE MECLİSİNİN TABİİ ÜYELERİ

    26 Haziran 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Bir ilçenin tüm kararlarını alan, ilçenin yapılması gereken işlerini planlayan, gözden geçiren, memurların yargılanıp yargılanmamasına karar veren vb birçok görev ve yetkilere sahip olan ilçe idare meclisinin iki üye grubu bulunmaktadır. Bunlardan ilki; Azay-ı Tabiiye adını alır ve kaymakam başta olmak üzere memurlardan oluşur. Azay-ı Müntehabe ise ilçe idaresinin sivil halk temsilcilerinde oluşturulan kısmıdır. Meclisin tabii reisi ilçe kaymakamıdır. İlçe idare meclisinin alacağı kararları kayıt altına alacağı memur üyeleri de bulunmaktad...
  • DR.GÜNEN “İŞBİRLİĞİYLE İYİLEŞMENİN GÜCÜNÜ” YAZDI!

    20 Mayıs 2025 Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Hekiminize Güvenin, Sağlığınıza Ortak Olun: İşbirliğiyle İyileşmenin Gücü İyi bir tedavi yalnızca reçeteyle değil, güvenle başlar. Modern tıpta bilgiye ulaşmak hiç bu kadar kolay olmamıştı. Birkaç tuşla hastalığınız hakkında binlerce makaleye ulaşabiliyor, semptomlarınızı arama motorlarına yazıp kendi tanınızı koyabiliyorsunuz. Ancak bu bilgi bolluğu, kimi zaman kafa karışıklığına, hatta hekim-hasta ilişkisinde güven kaybına neden olabiliyor. Giderek artan bu “her şeyi ben bilirim” hali, ne yazık ki tedavi sürecini olumsuz etkiley...
  • DR. GÜNEN, EN KADİM İLACI YAZDI: “İNSAN GİBİ YAKLAŞMAK”

    02 Mayıs 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Kdz. Ereğli Özel Echomar Hastanesi'nde Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı olarak görev yapan Op. Dr. Erol Günen "Hekimlik ve Doktorluk Arasındaki Fark: Beyaz Önlüğün Ötesindeki Meslek Ahlakı" başlıklı makalesinde "Teknoloji gelişse de, protokoller değişse de, iyileşmenin en kadim ilacı hep aynı kalacak: "İnsana insan gibi yaklaşmak." görüşüne yer verdi. Günen'in makalesi şöyle : Toplumda genellikle aynı anlamda kullanılan iki kelime: doktorluk ve hekimlik. Kimi zaman birbirinin yerine geçiyor, kimi zaman da farkları göz ardı ediliyor. ...