logo

ÖZEL ENDÜSTRİ’YE  DAİR…

Doğan GÖNÜLLÜ

Doğan GÖNÜLLÜ
haber@haberhayat.net
ÖZEL ENDÜSTRİ’YE  DAİR…

Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları(ERDEMİR)’nın Özel endüstri Bölgesi ilan edilmesinin yankıları Eylül aynı boyunca devam etti.

“FONKSİYONEL KARŞILIKLI İLİŞKİ ŞART!” başlıklı Son köşe yazımda ERDEMİR’in büyüme ve avantaj elde etme isteğinde olmasının normal olduğunu ancak, Ereğli’nin de kayıplarının telafi edilmesi talebinde haklı olduğunu özetlemeye çalıştığım yazımı şöyle sonlandırmıştım: 

“Ama bunlar siyaset makamına, halka ve OYAK yetkililerine iyi anlatılamıyor bence!..

Lafın özü şu ki ; Erdemir’in Özel Endüstri Bölgesi olması ile yatırım, istihdam ve şehre katkısı artacaksa ne ala, yok Merhum Sosyolog Mübeccel Kıray’ın “Ereğli; ağır sanayiden önce bir sahil kasabası” kitabında dediği gibi su ve yağ gibi aynı kapta ama ayrı ayrı duracaksa da halimiz yaman!”

Çözüm önerirken de “Fonksiyonel karşılıklı ilişki” nin şart olduğuna dikkat çekmiştim.

Görüyorum ki taraflar gereksiz uzunluktaki detaylı açıklamalarla konuya açıklık getirmeye çalışıyorlar. 

Ben tüm bu açıklamalar arasında MÜSİAD Şube Başkanı Kemal Gülbay’ın “Belirsizliklere ve ayrıca endişe ile beklentilere” dikkat çektiği açıklamayı soğukkanlı ve yararlı bulduğumu söyleyebilirim. Nitekim; Sesli, Bozkurt ve Posbıyık soğukkanlılıklarını kaybettiler! Ertuğrul ise dengede kaldı.  

Ayrıca buradan OYAK Genel Müdürü Sayın Süleyman Savaş Erdem’e de bir kez daha naçizane seslenmek istiyorum:

“Belediye Başkanı Posbıyık’ın tarzına değil ama konuşmalarının içeriğine bakarsanız (toplantılarda da dillendirdiğim gibi), şehre hizmet sağlama noktasında belediye gelirlerinin ciddi oranda azalmasının etkisi ile taşıdığı endişelerde haklı gerekçeleri olduğunu ve kendisinin bu anlamda destek gördüğünü belirtmek isteriz.”

Hal böyle olunca tüm konuşmaların özeti de bu aslında: “ERDEMİR tarafından EREĞLİ’ye katkı verilmeye devam edilsin”

Et-tırnak birlikteliğinin, su-zeytinyağı ayrışmasına dönüşmesin!

Bu konu siyaset, ticaret, magazin ve diğer bilumum değerlere dönüşmesin; ERDEMİR satılmasın!..

Meseleye Ankara’dan, masa başından ve kağıt üzerinden bakılmasın. Sosyolojik olarak insanlar yetiştiği çevrenin üründür derler. Ereğli insanı da bu sosyolojik ve kültürel etkidedir.

Erdemir’e imtiyazlar tanınmasının karşılığını, Ereğli’nin kaybetmesi koşuluna bağlanmasını istemiyoruz.

Dünyanın her yerinden sanayi kuruluşları bulunduğu yere dokunur ve geliştirir. Tüm konuşmacıların da vurguladığı gibi(TSO başkanı Keleş’ten de açıklama bekliyoruz) bu güne kadar Ereğli de böyle gelişti. Bu gelişim deva m etmeli…

_ ki sayın Genel Müdürü Peker’de “ERDEMİR VAR OLDUĞU SÜRECE EREĞLİ İLE BİRLİKTE GELİŞECEK” ifadesi ile bu yönde mesaj vermiştir. Gerçi “var olduğu sürece” derken başka bir şey daha mı kast ettiğini anlayamadık ama!..

Hoş, değerli meslektaşım Sabriye Aşır’la konuyu tartışırken “zaten neyi anlayabildik ki(anlatabildiler ki) noktasına geldik ya neyse…

ERDEMİR’in Özel Endüstri Bölgesi ilanına evet, Oyak’ın Ereğli’ye yüzünü ters dönmesine hayır!

Eğer öyle bir şey yok ve bizimkisi paranoya ise konu iyi anlatılsın da bizde diyelim ki:

“Yaşasın Büyük İL-EREĞLİ, yaşasın Özel Endüstri Bölgeli ERDEMİR!” 

Paylaşın:
Etiketler: » » »
2267 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • KDZ EREĞLİSİ’NDE 1844 YILI EMLAK GELİRLERİ

    11 Temmuz 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisat Ana Bilim Dalı İktisat Tarihi Bilim Dalı’na 2010 yılında sunduğu ‘Temettüat Defterlerine Göre Karadeniz Ereğli’nin Ekonomik ve Sosyal Tarihi’ başlıklı yüksek lisans tezinde Tansu Hilmi Hançer; Ereğli kasabasında 1844 yılında toplanan emlak gelirleri hakkında bilgiler vermektedir. Belirtilen defterlerde Ereğli kaza merkezinde bulunan taşınmazlar tespit edilmiştir. Birim olarak ‘bab’ ile hesap edilen dükkanlar 98.375 bab, ‘asiyab’ denilen değirmenler ise 14.71 bab olduğu görülmüştür. ...
  • “SÖZ, GÖZE SÖYLENİR”

    26 Haziran 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Söz Ustası, Liderlik Eğitmeni Yaşar Ateşsoy, “Etik Gazetecilik” konulu toplantıda muhatabın anladığı dilden konuşulması gerektiğini ifade ederken “Söz, göze söylenir” derdi. Toplantının ana konusu olan mentörlükle ilgili ise “Dinlemek anlamak amaçlı olmalı, cevap vermek amaçlı değil” sözleri ile bir çırpıda ne çok şey söylemişti aslında. Tıpkı espriyle karışık, "Ağlaşmayın yahu, ne güzel ‘AĞ’ laşıyoruz işte" dediğinde olduğu gibi..! Sahi "söz" için demişti Koca Yunus : "Söz ola kese savaşı söz ola bitüre başı... Söz ola agulu aşı balı...
  • KDZ EREĞLİSİ İLÇE İDARE MECLİSİNİN TABİİ ÜYELERİ

    26 Haziran 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Bir ilçenin tüm kararlarını alan, ilçenin yapılması gereken işlerini planlayan, gözden geçiren, memurların yargılanıp yargılanmamasına karar veren vb birçok görev ve yetkilere sahip olan ilçe idare meclisinin iki üye grubu bulunmaktadır. Bunlardan ilki; Azay-ı Tabiiye adını alır ve kaymakam başta olmak üzere memurlardan oluşur. Azay-ı Müntehabe ise ilçe idaresinin sivil halk temsilcilerinde oluşturulan kısmıdır. Meclisin tabii reisi ilçe kaymakamıdır. İlçe idare meclisinin alacağı kararları kayıt altına alacağı memur üyeleri de bulunmaktad...
  • DR.GÜNEN “İŞBİRLİĞİYLE İYİLEŞMENİN GÜCÜNÜ” YAZDI!

    20 Mayıs 2025 Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Hekiminize Güvenin, Sağlığınıza Ortak Olun: İşbirliğiyle İyileşmenin Gücü İyi bir tedavi yalnızca reçeteyle değil, güvenle başlar. Modern tıpta bilgiye ulaşmak hiç bu kadar kolay olmamıştı. Birkaç tuşla hastalığınız hakkında binlerce makaleye ulaşabiliyor, semptomlarınızı arama motorlarına yazıp kendi tanınızı koyabiliyorsunuz. Ancak bu bilgi bolluğu, kimi zaman kafa karışıklığına, hatta hekim-hasta ilişkisinde güven kaybına neden olabiliyor. Giderek artan bu “her şeyi ben bilirim” hali, ne yazık ki tedavi sürecini olumsuz etkiley...