logo

2. TAYYARE BÖLÜĞÜ ÜSSÜ EREĞLİ-2


DR. CAN CANVER
cancanver7@gmail.com
  • GEÇEN SAYIDAN DEVAM…

Zamanın vazgeçilmez enerji kaynağı olan kömür, Zonguldak ve Kdz. Ereğlisi limanlarından yurdun dört bir yanına sevk edilmekteydi. Kömür taşımacılığı ise 1.Dünya Savaşı’nın devam etmesi sebebiyle Rus tehdidi altındaydı. Bu tehditleri en aza indirgemek için Ocak 1017’de Karadeniz Ereğlisi’nde 2.Deniz Tayyare Bölüğü’nün teşkil edilmesine karar verildi ve Ereğli müfrezesi büyütüldü. Bölüğün elinde Almanya’dan gelen birer adet Hansa Brandenburg NW ve Gotha WD12 tipi uçaklar vardı ve bunlara Ereğli-1 ve Ereğli-2 adları verildi..

Bölük komutanlığına Deniz Yüzbaşı İhsan Hakkı Bey atanmıştı. Pilot olarak Ahmet Cemal, rasıt olarak da Şerafettin bölüğün ilk askeri personeli oldular.

17 Haziran 1917 günü Ahmet Cemal Bey tarafından yapılan bir uçuşta, Rus mayın hatları tespit edildi. Bölük tek uçakla başarılı keşif uçuşları yaptı. Eylül başında Ereğli-1 adlı diğer uçağın gelmesiyle bölük ikinci uçağına kavuştu. Ahmet Cemal Bey, Ereğli-1 ve Ereğli-2 uçakları ile Ruslar’a karşı defalarca başarılı hücum ve keşif-gözetleme uçuşları yapmıştır. Bu uçakların kanat uzunluğu 15.5 m., gövdesi 10.5 m., yerden yüksekliği de 4 m.ye yakındı ve ayak kısmında yer alan kayıkların altına tekerlek takılarak karaya çekilebilmekteydiler.

1.Deniz Tayyare Bölüğü’ndekine benzer şekilde 2.Deniz Tayyare Bölüğü’nün hangarı da ıkan kar fırtınası neticesinde büyük bir hasar görmüş ve içerisindeki Ereğli-2 isimli uçak kullanılamaz hale gelmiştir.

1917 yılında Ruslar’la yapılan ateşkes görüşmeleri neticesinde 2.Deniz Tayyare Bölüğü’nün faaliyetine son verilmiş, Ereğli-1 isimli uçak İzmir’deki 1.Tayyare Bölüğü’ne sevk edilmiştir.

Deniz Tayyare Bölüğü Komutanlığı, Boğazlar Genel Komutanlığı’na bağlı görev yapmıştır. Bu komutanlık, Karadeniz Boğazı’ndaki Kavak Deniz Uçak İstasyonu ile Karadeniz’in Anadolu sahilindeki Zonguldak ( 1916 ), Ereğli ( 1916-1917 ) ve Kefken ( 1917 ) deniz üslerinden mürekkepti.

Savaş devam ederken ülkenin, ordunun kömür ihtiyacını ve nakliyatını karşılayabilmek maksadıyla kullanılan Zonguldak limanının yükü Mayıs 1916’da bölgede hava üssüne duyulan ihtiyaç sebebiyle Ereğli’ye nakledilmişti.

1917 Eylül’üne gelindiğinde Kefken’de, telsiz istasyonunun da bulunduğu bir deniz hava birliğinin alt yapısı işlemi tamamlanmış ve üste Ruslar’la antlaşma sağanıncaya kadar daimi bir deniz uçağı bulundurulmasına Erkan-ı Harbiye tarafından karar verilmiştir. Bu uçuşların bazılarında deniz uçakları Karadeniz Boğazı, Ereğli, Zonguldak önlerinde rastladığı Rus denizaltı ve muhriplerine zaman zaman taarruz düzenlemişlerdir. Çünkü Ruslar bu bölgeye 2500, Varna önlerine 1370, Köstence’ye de 780 mayın dökmüşler ve lojistik seferleri durma noktasına getirmişlerdir.

1917 yılında bir de L59 zeplini Anadolu’ya getirilmiş, İstanbul, İğneada, Midye, Zonguldak ve Karaburun üzerinde seyr-ü sefer yaptırılarak Ruslar’a gözdağı verilmeye çalışılmıştır. Tüm bunlara rağmen Ruslar iki Türk mavnasını zapt ederken, 22 küçük yelkenliyi de batırmışlardır.

Ereğli’de konuşlanan 2.Deniz Tayyare Bölüğü’ne tahsisli Ereğli-1 adlı Hansa Brandenburg NW tipi uçak ile birlikte Pilot Üsteğmen İsmail Hüseyin ( Gökgezen ), rasıt Fahrettin Naci ve Üsteğmen ( Mülazım-ı evvel ) Yusuf Kenan ( Göyer ) Bey’ler, 11 Şubat 1918’de İzmir’deki 1.Deniz Tayyare Bölüğü’ne nakledilmişlerdir.

Ağustos 2017’de, kurucu üyesi olduğum Gazi Alemdar Gemisi Yaptırma ve Yaşatma Derneği olarak Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na müracaat edilerek Ereğli-1 ve Ereğli-2 uçaklarının planları getirtilerek 1/10 ölçekte maketleri yaptırılmıştır. Amaç Cihan Harbi’nde Ereğli limanında bir deniz tayyare bölüğünün görev yaptığını kentimiz halkına benimseterek bu iki uçağın birebir örneklerinin halkımızın katılımıyla yaptırılmasını gerçekleştirmektir, aynen Gazi Gemi Alemdar’ın yıllar önce birebir örneğinin yaptırtılması gibi…

Paylaşın:
Etiketler:
Share
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • MİLLETVEKİLİ BOZKURT DAHA SERİNKANLI OLMALIYDI!

    31 Mart 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    . Kdz. Ereğli’de Ramazan Bayramı resmi bayramlaşma töreninde kısa süreli de olsa bir gerginlik yaşandı! Öğretmenevinde düzenlenen törene yoğun katılım olması dikkatimi çekmişti. Bazıları bu durumu “Az sonra kopacak fırtına için bindirilmiş kıtalar” olarak yorumlasa da, ben genel-yerel siyasal iklimin gereği olarak düşünmüştüm.   Cici hanımların, şık beylerin katıldığı bayramlaşmada Kaymakam Yapıcı’nın sakin ve güleryüzlü hali ile misafirleri kapıda karşılıyor olması salona da yansımıştı ki!.. Ta ki; CHP’li Belediye Başk...
  • 1844 YILINDA KDZ EREĞLİSİ’NDE CİZYE VERGİSİ UYGULAMASI

    13 Mart 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Cizye vergisi klasik İslam toplumlarında en önemli vergi kalemlerinden biridir. Toplum içerisinde azınlık olarak yaşayan veya bir bölgede azınlık olmasa dahi devletin hükümranlığı altında bulunan geyrımüslim olan bütün unsurlardan alınan bir vergi türüdür. Müslüman olmayan faal nüfustan baş vergisi olarak alınan cizye, gayrımüslimlerin askerlikten muaf olmaları ve himaye edilmeleri yanında Müslümanların hakimiyetinin de bir sembolüdür. Bu vergi türünün Osmanlılarda en önemli vergi olduğu bilinmektedir. Cizye eli silah tutan kimselere...
  • GÖNÜLLÜ YAZDI : VURMAYIN ABALIYA!

    27 Şubat 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’la ilgili “BAŞKANIN DEDİĞİNİ YAP, YAPTIĞINI YAPMA” başlıklı yazımı “hiciv, manidar ve tarzım dışı” bulup eleştirenlere ve kutlayanlara teşekkür ederim. Gerçekte de manidar ve tarzım dışı-şiirsel oldu. Ama kimse beni haksızlıkla itham etmedi. Başkan Posbıyık’ın da muhtemelen bıyık altından gülmesi de bunun işaretedir.  Kutlama ile gaz vermeler ise daha çok bizim camiadan ve iş dünyasından oldu. Kimi samimiyetle, kimi gayri samimi… Beni bilen bilir; ima etmem, sulandırmam, rövanşizmde...
  • KDZ EREĞLİ HAMİDİYE TABURU

    14 Şubat 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Batılı devletlerin gayrımüslimlerin hakları üzerinden Osmanlı’nın içişlerine karışmaları karşısında Osmanlı da toprak bütünlüğünü korumak için türlü siyasi hamleler geliitirmiştir. Batıl devletler ‘’Şark Meselesi’’ şeklinde formüle ederek  ortaya attıkları bu egniş siyasetin çerçevesine Ayestefanos ve Berlin Antlaşmaları ile devletin doğuusnda bulunan Eremeniler’in haklarını da dahil etmişlerdir. Osmanlı’nın bu hamleye karşı toprak bütünlüğünü korumak için aldığı tedbirler içerisinde geliştirdiği en genel siyaset ‘İslamcılık’ olmuştur...