logo

MİLLETVEKİLİ BOZKURT DAHA SERİNKANLI OLMALIYDI!


Doğan GÖNÜLLÜ
haber@haberhayat.net

.

Kdz. Ereğli’de Ramazan Bayramı resmi bayramlaşma töreninde kısa süreli de olsa bir gerginlik yaşandı!

Öğretmenevinde düzenlenen törene yoğun katılım olması dikkatimi çekmişti.

Bazıları bu durumu “Az sonra kopacak fırtına için bindirilmiş kıtalar” olarak yorumlasa da, ben genel-yerel siyasal iklimin gereği olarak düşünmüştüm.  

Cici hanımların, şık beylerin katıldığı bayramlaşmada Kaymakam Yapıcı’nın sakin ve güleryüzlü hali ile misafirleri kapıda karşılıyor olması salona da yansımıştı ki!..

Ta ki; CHP’li Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın selamla konuşmasının sonunda “hak hukuk adalet diliyorum” (kimilerine göre partilileri tarafından provokatif şekilde alkışlanan) sözlerine Ak Parti Milletvekili Saffet Bozkurt’un polemiğe neden olacak şekilde cevap vermesine kadar…

Aslında Başkan Posbıyık’ın dileği olan ve CHP’nin  İmamoğlu’na sahip çıkma mitinglerinin sloganı haline gelen “Hak hukuk adalet diliyorum” sözleri evrensel bir değerdi. Ve bu ifadeler daha önce Kılıçdaroğlu dönemimin de sloganı idi…

Kaldı ki AK Parti’nin adı da buradan gelmektedir

Neyse, törene dönelim…

Ak Parti Zonguldak Milletvekili Saffet Bozkurt bayramlaşma konuşmasına normal tonla başlayıp sözlerinin devamında Posbıyık’ın siyaset yaptığı gerekçesi ile “Ereğli Belediyesinin 48 emekli tazminatlarını ödeyebilmesi için İller Bankasından gerekli krediyi almasına vesile oldum, bunun bilinmesini istiyorum. Karadeniz Ereğli bir hizmet olmadığı halde her tarafı şantiyeye çevirdik. Bunun da bilinmesini talep ediyorum. … Burada siyaset işine girmek istemiyordum ama sayın belediye başkanı her zaman zorluyor. Sevgi, barış, kardeşlik diyor ama havada!…  Biz, iktidar milletvekili olarak Ereğli’nin sorunlarına hakimiz Belediye başkanımızdan bugüne kadar gelen tüm taleplerde hazır ve nazır olduğumuzu ifade ettik. Yardımcı da olduk, yardımcı olmaya da devam edeceğiz. Ereğli’nin sorunlarını ortadan kaldıracağız.” deyiverdi!

Neyse ki, tarafların masada süren “ben özgürüm”… “ben de özgürüm” polemiğinin ardında gördüğüm kadarı ile protokol masasında oturan Eski Milletvekili Fazlı Erdoğan’ın kaş-göz uyarısı ile taraflar Kaymakam Yapıcı’nın konuşmasına kulak verip polemiği devam ettirmediler de gerginlik kısa sürdü.

Kısa sürdü sürmesini de siyasetçinin sözü ağızdan çıkana kadar onundur ama daha sonra kamunundur, basınındır. Bana göre burada iktidar Milletvekili Saffet Bozkurt en hafifi tabiri ile daha serinkanlı olmalıydı.

Çünkü;

  1. Mevkidaşı CHP Milletvekili Eylem Ertuğrul apolitik ifadeleri ile siyasete girmedi ve buradan cevap hakkı doğmadığına göre Belediye Başkanının sözlerine  cevap vermek doğru değildi.
  2. İyilik yapıp (iller bankası kredisine vesile olmak) bunu başa kakmak antipati oluşturur. (Kaldı ki Posbıyık, Bozkurt‘un bu desteğini, Kaletepe ve liman desteklerini her fırsatta/hatta abartarak söyledi de partilileri tarafından gıyabında eleştirildi bile!..)
  3. Milletvekili Bozkurt, Posbıyık için “Sevgi, barış, kardeşlik diyor ama havada…” sözleri siyasi mitingde söylenebilir ama orada gergin vücut dili ile ifade edilmesi bayramın manevi havası ile hiç uyuşmadı!

Hal böyleyken, ima etmeden ve dost acı söyler tonunda yazıyorum;

Görüşlerine değer verdiğim bir okurumun da kişisel yorumunda ifade ettiği gibi Milletvekili Bozkurt‘un “çalışkan ve sakin” algısına gölge düşüren bu çıkış olmadı!

Ve bu durum benim gözümde en hafif deyimi ile “Daha soğukkanlı olmalıydı” önerim/uyarım ile karşılanabilir.

Şimdi de zamanında Posbıyık için eleştirel yazdığım “Muhtar, her gürültüye kapı önüne çıkmaz” sözlerini bu kez Milletvekili Saffet Bozkurt’a yöneltiyor ve üç yanlış bir doğru etmez diyorum.

Tekrardan iyi bayramlar…

Paylaşın:
Share
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • MİLLETVEKİLİ BOZKURT DAHA SERİNKANLI OLMALIYDI!

    31 Mart 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    . Kdz. Ereğli’de Ramazan Bayramı resmi bayramlaşma töreninde kısa süreli de olsa bir gerginlik yaşandı! Öğretmenevinde düzenlenen törene yoğun katılım olması dikkatimi çekmişti. Bazıları bu durumu “Az sonra kopacak fırtına için bindirilmiş kıtalar” olarak yorumlasa da, ben genel-yerel siyasal iklimin gereği olarak düşünmüştüm.   Cici hanımların, şık beylerin katıldığı bayramlaşmada Kaymakam Yapıcı’nın sakin ve güleryüzlü hali ile misafirleri kapıda karşılıyor olması salona da yansımıştı ki!.. Ta ki; CHP’li Belediye Başk...
  • 1844 YILINDA KDZ EREĞLİSİ’NDE CİZYE VERGİSİ UYGULAMASI

    13 Mart 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Cizye vergisi klasik İslam toplumlarında en önemli vergi kalemlerinden biridir. Toplum içerisinde azınlık olarak yaşayan veya bir bölgede azınlık olmasa dahi devletin hükümranlığı altında bulunan geyrımüslim olan bütün unsurlardan alınan bir vergi türüdür. Müslüman olmayan faal nüfustan baş vergisi olarak alınan cizye, gayrımüslimlerin askerlikten muaf olmaları ve himaye edilmeleri yanında Müslümanların hakimiyetinin de bir sembolüdür. Bu vergi türünün Osmanlılarda en önemli vergi olduğu bilinmektedir. Cizye eli silah tutan kimselere...
  • GÖNÜLLÜ YAZDI : VURMAYIN ABALIYA!

    27 Şubat 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’la ilgili “BAŞKANIN DEDİĞİNİ YAP, YAPTIĞINI YAPMA” başlıklı yazımı “hiciv, manidar ve tarzım dışı” bulup eleştirenlere ve kutlayanlara teşekkür ederim. Gerçekte de manidar ve tarzım dışı-şiirsel oldu. Ama kimse beni haksızlıkla itham etmedi. Başkan Posbıyık’ın da muhtemelen bıyık altından gülmesi de bunun işaretedir.  Kutlama ile gaz vermeler ise daha çok bizim camiadan ve iş dünyasından oldu. Kimi samimiyetle, kimi gayri samimi… Beni bilen bilir; ima etmem, sulandırmam, rövanşizmde...
  • KDZ EREĞLİ HAMİDİYE TABURU

    14 Şubat 2025 Ekonomi, Genel, Gündem, KÖŞE YAZILARI, Tüm Manşetler

    Batılı devletlerin gayrımüslimlerin hakları üzerinden Osmanlı’nın içişlerine karışmaları karşısında Osmanlı da toprak bütünlüğünü korumak için türlü siyasi hamleler geliitirmiştir. Batıl devletler ‘’Şark Meselesi’’ şeklinde formüle ederek  ortaya attıkları bu egniş siyasetin çerçevesine Ayestefanos ve Berlin Antlaşmaları ile devletin doğuusnda bulunan Eremeniler’in haklarını da dahil etmişlerdir. Osmanlı’nın bu hamleye karşı toprak bütünlüğünü korumak için aldığı tedbirler içerisinde geliştirdiği en genel siyaset ‘İslamcılık’ olmuştur...